Sirküler
Şüpheli Ticari Alacak Uygulaması
ŞÜPHELİ TİCARİ ALACAK KARŞILIĞI VE İŞLETMELERİN DİKKAT ETMESİ GEREKEN KONULAR
Vergi Usul Kanunumuz bilanço esasına göre defter tutan işletmeler için, daha önce hasılat kaydedilmesi nedeniyle vergisi tahakkuk etmiş alacaklarının tahsil edilmemesi durumunda belirli şartlara uyarak bu alacaklarını gider kaydedebilmelerine imkan tanımıştır. Oldukça özellik arz eden bu uygulamaya ilişkin en çok dikkat edilmesi gereken hususlar şöyledir :
VUK 323.md.ye göre; “ Ticari ve zirai kazancın elde edilmesi ve idame ettirilmesi ile ilgili olmak şartıyla ; Dava veya icra safhasında bulunan alacaklar ile yapılan protestoya veya yazı ile bir defadan fazla istenilmesine rağmen borçlu tarafından ödenmemiş bulunan dava ve icra takibine değmeyecek derecede küçük alacaklar Şüpheli Alacak sayılır. Yukarıda yazılı şüpheli alacaklar için değerleme gününün tasarruf değerine göre pasifte karşılık ayrılabilir. Teminatlı alacaklarda bu karşılık teminattan geri kalan miktara inhisar eder. Şüpheli alacakların sonradan tahsil edilen miktarları tahsil edildikleri dönemde kâr zarar hesabına intikal ettirilir.”
31.12.2020 tarihine kadar işletmelerin bu kapsamda dikkat etmesi gereken hususlar ;
1)- Karşılık ayrılması ihtiyaridir. Ancak bu imkandan yararlanmak isteyen işletmeler, 2020 hesap döneminde dava veya icra safhasında olan alacakları için en geç 31.12.2020 tarihine kadar karşılık ayırmalıdır. 2021 hesap döneminde karşılık ayrılması mümkün olmayacaktır. (dönemsellik ilkesi gereği).
2)- Şüpheli ticari alacak karşılığı ayırma imkanından sadece bilanço esasına göre defter tutan ticari ve zirai kazanç sahipleri yararlanacaktır. ( kanun metnindeki pasifte karşılık ayrılır cümlesi ) Serbest meslek erbabı bu uygulamadan yararlanamaz.
3)- Karşılık ayrılabilmesi için alacağın daha önce hasılat hesaplarına intikal ettirilmiş olması ayrıca teminatlı olmaması veya teminatın alacağı karşılamayan kısmı için ayrılabilir.
4)- Karşılıksız çıkan çeklerle ilgili sadece ceza mahkemesinde dava açılması halinde şüpheli alacak karşılığı ayrılamaz. Mutlaka alacak davası/icra takibi başlatılmalıdır.
5)- Konkordato ilan etmiş firmalardan olan alacaklarda karşılık uygulaması için 14.02.2019 da yayınlanan 112 sayılı VUK Sirküleri esas alınmalıdır.
6)- Aciz vesikasına bağlanan alacaklar için karşılık ayrılabilir. Ancak Aciz vesikası, dava veya icra takibinin başladığı yıl içinde alınmalıdır. Sonraki yıllarda aciz vesikası alınırsa buna dayanarak karşılık ayrılamaz.
7)- İflas masasına kaydettirilen alacaklar için diğer şartları da taşıması kaydıyla karşılık ayrılabilir.
8)- Şüpheli alacak karşılığı KDV Dahil tutardan ayrılır. Ancak KDV mutlaka ilgili dönem KDV beyannamesi ile beyan edilmiş olmalıdır. Beyan edilmeyen KDV tutarı için karşılık ayrılamaz.
9)- Yurtdışındaki müşterilerden olan alacaklar için sadece Türkiye’de dava açılması yada icra takibi başlatılması yeterli değildir, mutlaka ilgili ülkede dava açılması yada icra takibi başlatılması gerekir. Bu evraklar konsolosluk onaylı olmalıdır.